10 kurucu devlet tarafından (Belçika, Danimarka, Fransa, Birleşik Krallık, İsveç, Norveç, İtalya, Hollanda, İrlanda, Lüksemburg)Londra Anlaşması ile kurulan, Avrupa Konseyi, hukukun, insan haklarının ve demokrasinin geliştirilmesi suretiyle Avrupa’da işbirliğini artırmayı hedefleyen en eski uluslararası organizasyonlardan birisidir. Avrupa Konseyi’nin başlıca hedefi, Avrupa’da ortak bir demokratik ortamın ve yasal düzenin oluşturulmasıdır. Konsey hedeflerini, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ve benzer insan hakları metinleri ile gerçekleştirmeyi amaçlar. Avrupa’daki 47 üye ülkesiyle uluslararası bir teşkilat olan Avrupa Konseyi’nin merkezi Fransa’nın Strazburg kentinde bulunmaktadır.
Konsey insan hakları, hoşgörü ve hukukun üstünlüğünün, hoşgörülü ve medeni bir toplumun temel taşlarını oluşturduğu gerçeğinden hareketle ve bu temel değerlere dayanarak, terörizm, organize suçlar, yolsuzluk, siber suçlar, biyoetik, klonlama, kadın ve çocuklara yönelik şiddet eğilimleri, insan kaçakçılığı gibi büyük sorunlara ortak çözümler bulmaya çalışmaktadır.
Konsey, faaliyetlerini Bakanlar Komitesi, Parlamenterler Meclisi, Avrupa Yerel ve Bölgesel Yönetimler Kongresi, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, İnsan Hakları Komiseri, Sivil Toplum Kuruluşları Konferansı, Genel Sekreter ve Sekretarya gibi bağımsız organ ve kişiler aracılığıyla yerine getirmektedir. Bunlardan her biri faaliyetlerin yerine getirilmesinde önemli bir role sahiptir.
Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi nezdinde gözlemci statüsü taşıyan ülkeler ABD, Japonya, Kanada, Vatikan ve Meksika’dır. İsrail, Kanada ve Meksika, Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi (AKPM) nezdinde gözlemci statüsüne sahiptir.
Avrupa Konseyinin amaçları, insan hakları, hukukun üstünlüğü ve çoğulcu demokrasi ilkelerini korumak ve güçlendirmek, azınlıklar, ırkçılık, hoşgörüsüzlük ve yabancı düşmanlığı, sosyal dışlanma, uyuşturucu madde, çevre sorunlarına çözüm aramak ve Avrupa kültürel benliğinin oluşmasına ve gelişmesine katkıda bulunmak olarak özetlenebilir.
Avrupa Konseyi yukarıda belirtilen amaçlarını genellikle hazırlanan sözleşmeler ya da protokoller aracılığıyla gerçekleştirmektedir. Diğer bir ifade ile Sözleşmeler, Avrupa Konseyi’nin temel taşlarıdır. Avrupa Konseyinin halen 210 tane Sözleşme ve Protokolü mevcuttur. Sözleşme ve protokoller üye ülkelerin mevzuatlarının uyumlaştırılması, bu suretle ortak normlar ve bir Avrupa hukuk düzeni oluşturulması amacına yöneliktir. Avrupa Konseyi’nin temel Sözleşmeleri; Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi, Avrupa Sosyal Şartı, İşkence ve İnsanlık Dışı ya da Aşağılayıcı Muamele ya da Cezanın Önlenmesine Dair Avrupa Sözleşmesi, Ulusal Azınlıkların Korunması için Çerçeve Sözleşmesi, Avrupa Kültürel Varlıkların Korunması Sözleşmesi, Siber Suç Sözleşmesi, İnsan Hakları ve Biotıp Sözleşmesi, İnsan Ticaretine Karşı Avrupa Konseyi Sözleşmesi, Terörizmin Önlenmesine İlişkin Avrupa Sözleşmesi, Mahalli İdareler Avrupa Antlaşması, Anti Doping Sözleşmesi, Bölgesel Topluluklar veya Otoriteler Arasında Sınır Ötesi İşbirliğine Dair Çerçeve Sözleşmesi, Avrupa Bölgesel veya Azınlık Dilleri Şartı ve Avrupa Yaban Hayatı ve Doğal Yaşama Ortamlarının Korunması Sözleşmesi şeklinde sıralanabilir. Sözleşmeleri imzalayan ve onaylayan her ülke hukuken bu Sözleşmeler ile bağlıdır.
Avrupa Konseyinde denetim; hükümetler kanadını oluşturan Bakanlar Komitesi, Parlamenter kanadı oluşturan Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi, yerel yönetimlerin faaliyet gösterdiği Avrupa Yerel ve Bölgesel Yönetimler Kongresi ve İnsan Hakları Komiserliği çerçevesinde yapılmaktadır. Ayrıca, başta Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ve Avrupa İşkencenin Önlenmesi Sözleşmesi olmak üzere, kendi denetim mekanizmaları bulunan sözleşmeler de mevcuttur.